mutfak kedileri

mutfak kedileriyiz biz, yumurtaları kırarız, unları saçarız, tasmadan kaçarız. pişerken koklar, doyunca da söylemesi ayıptır bir sigara yakarız.

23 Temmuz 2008 Çarşamba

fırın ızgarada çipura


Kedilerin hastası olduğu bir yemek buuu :) İnsanlar da kedilerden aşağı kalmıyor bu hususta, balık sevenler parmakları yalayarak yiyorlar. Çok da basit ayrıca.


Malzeme:

Bir adet çipura

Karabiber, kırmızı biber, kurutulup ufalanmış biberiye, azıcık da kuru nane

Zeytinyağı


Yapılış:

Balığımız alınır, temizlenir, ki daha pratiği var ayıklanmış almak. Yıkanan balığın pulları da temizlenir, üzerine resimde de görüldüğü üzere bir kaç çizik atılır. Balığımızın sığacağı bir kaba yağ ve baharatlar konur, balık da bu kaba konur ve dinlenmeye bırakılır. Aradan bir kaç saat geçince ısınmış fırın ızgarasına yerleştirilen balık fırında yarım saate yakın pişirilir. Limon dilimleri, bol sulu süper kırmızı soğan, patates salatası-2 servis edilir. Yanında bir tek rakı tavsiye edilir :)

acaip bir somon poşe





Poşe kelimesi pouched kelimesinden geliyor sanırım, pouched ise pouch ile ilgili, poşet gibi bir şey anlamı anladığım kadarıyla. Somon poşe diye bir şey görünce ikea da "bu ne menem bir şeydir ?" diye sorup yapmaya karar verdim ama türkçe bir tarif bulamadım içime sinen. İngilizce sitelerde ise poşe ya da pouched olarak verilen tüm tarifler haşlama ile bağlantılı idi, tamam haşlanacak da nasıl? Hatta pouched eggs adlı tarifler var ki bildiğimiz çılbır, ama menuye koyarak artiztlik yapabilirsiniz bu adla :) Neyse ben de kendimce bir tarif uydurdum. Olay şudur.




Malzeme:


Bir dilim ayıklanmış somon (norveç)


karabiber, kırmızı biber


limon suyu


zeytinyağı


alüminyum yufka


ince bir bez, balığı saracak kadar




Yapılış:


Bir tencereye su doldurulur ve kaynatılır. Balık beze sarılır ve tencereye bırakılır, amacımız dağılmasını önlemek, çünkü oldukça çabuk dağılan, lifli ve yağlı bir balık somon. 10 dakika 15 dakika falan yani pişme kokusu gelmeye başlayıncaya kadar haşlanır ve bezden soyulur. Alüminyum folyo açılır, balığa bir tatli kaşığı zeytinyağ, azıcık limon, azıcık baharat konur ve folyonun üzeri de kapanır. Folyoya sarılmış balık fırına atılır yine bir 15 dakika falan fırında pişirilir, aynı folyoyla tabağa alınıp servis edilir.




Ben yanında sarımsaklı kaşarlı ekmek parçaları, tereyağlı mısır ve patates salatası - 1 ile servis yaptım.


3 Temmuz 2008 Perşembe

fava


Sanırım herkesin birbirinden farklı yaptığı tariflerden biri de bu. Kimisi soğanı kavuruyor, kimisi havuç ya da çeşitli otlar ekliyor. Ben en kolay ve sade haliyle yapmayı tercih ediyorum.


Malzemeler:

Kuru iç bakla (resimdeki kadar olması için bir su bardağı falan yeter sanırım, yapalı o kadar zaman oldu ki)

Zeytinyağ

Limon

Yarım kuru soğan

isterseniz dereotu


Yapılış:

Baklaları bir gece önceden ıslatın. Ertesi gün suyunu süzüp üzerine yeni su koyun ve iyice pelte olana kadar haşlayın, haşlama suyunu süzebilir veya çektirebilirsiniz. Az miktarda, bir yemek kaşığı kadar falan zeytinyağ ilave edip iyice ezin ve dinlenmeye bırakın. Baklalar dinlenirken kuru soğanı incecik kıyın ve hafifçe öldürün, kırmızı soğan kullanırsanız daha iyi olur. Soğanları da baklaya katın, limonun suyunu sıkın ve onu da ilave edin, ee tabi biraz da tuz ekleyin. Karışımı bir servis tabağına alın, üzerinde çatal veya bıçak yardımıyla şerit halinde çizikler açın ve zeytinyağ gezdirin. Bu haliyle en azından bir kaç saat dinlendirdikten sonra karıştırın ve gerekirse tekrar yağ-limon-tuz ekleyin. Ben o anki kafama göre baharat da ekleyebiliyorum, bu size kalmış, dereotu, kapari vb. ile süsleyip afiyetle yiyin:)

4 Haziran 2008 Çarşamba

red regret



Adının hikayesini anlatayım önce, bir yerde içmeden veya araştırmadan yine uydurup yaptığımı sandığım bu içkiye bir isim ararken bu isimde karar kıldık. Tatlımsı ve soğuk olduğu için bir kaç bardak içilebilecek türden bir şey olduğuna karar verdik, ama votkasını daha çok koyar ve dayanamayıp hızlı hızlı içerseniz çarpabilir :) bu yüzden de pişman olabilirsiniz :) "regret" İngilizce pişman olmak/pişmanlık anlamlarına geliyor (ri-gret diye okunuyor), red zaten malum, kırmızı demek. Ad için Erkin'e (http://eckoes.blogspot.com/) teşekkürler :)





Malzeme:

1/2 kg. taze, kokulu çilek

20 cl. votka

bir yemek kaşığı toz şeker

1/3 çay bardağı su

süslemek için taze nane yaprağı vb.



Yapılış:

Çileklerin sapları koparılır, iyice yıkanırlar ve süzülürler. Onlar süzülürken şeker suya katılır ve iyice karıştırılır. Çilekler rondo vb. yardımıyla iyice püre haline getirilir. Bu püre benzeri çileğin içine votkanın az bir kısmı ve şekerli su konur, karışım tekrar karıştırılır ve bardaklara (ortalama üç-dört bardak çıkıyor) kaşık yardımıyla konur. Bardaklar buzluğa yerleştirilir ve arada karıştırılmak süretiyle bir kaç saat buzlukta bekletilir. Koyulaşıp, parçalı buzlu bir hal alınca kalan votka da eklenir, nane ile süslenir, ve içime hazırdır. Votka miktarı arttırılabilir. Süslemek için ince ince kesip hafif şekerleyip dondurduğunuz ya da karamelize edip dondurduğunuz çilekleri de kullanabilirsiniz.

3 Haziran 2008 Salı

fırında mantarlı krep


Mantar manyakları için bire bir bu tarif bence :) Sabah kahvaltıda yedim ve bayıldım, ama akşam yemeği olarak da tüketilebilir.




Malzeme:


Krep hamuru yapmak için (2 kişi: 4 krep):
1 yumurta
iki bardak kadar un
boza kıvamında olmasını sağlayacak kadar süt
tuz




Harç için:
1/2 kg. kadar mantar
bir kaşığa yakın tereyağ
bir kaşık krema (kaşıklar yemek yenen kaşıktır)
iki kaşık kadar eritme peyniri/krem peynir
karabiber
Sos için:
bir kaşık tereyağ
bir kaşık un
iki kaşık süt
iki kaşık krema
iki adet kiri peynir (şart değil)
(az gelirse miktarı katlayarak arttırın, ister az ister çok soslu yenebilir çünkü)
50 gr. taze kaşar

Üzeri için:
100 gr. kaşar, rendelenecek


Yapılış:


Krep malzemesini tamamen topaksız hale gelene kadar bir çatal yardımıyla çırpın. Bir kepçe ile kepçeyi tamamen doldurmadan, eğer tavanız büyük ise doldurarak ısınmış tavaya boşaltın. Ama çok ısınmış olmasın, yoksa hamur yayılmadan pişiverir, döker dökmez tavayı sallayın ve hamur yayılsın. Her iki yönünü de pişirin, bu şekilde dört krep hazırlayın.

Krepler beklerken mantarları soyun, ince ince doğrayın ve tereyağı erittiğiniz bir tavaya tüm mantarları koyun, arada çevirerek soteler gibi pişirin. Mantarların pişmesine yakın kremayı katın ve tavanın altını iyice kısın, eritme peynirini de ekleyin ve iki üç dakika daha pişirip altını kapatın. Tuz ve karabiber ilave edin.

Başka bir tavada un, süt ve tereyağı beşamel yaparmış gibi karıştırarak pişirin, koyulaşmaya başlayınca krema ve kiri peyniri ve kaşarı ilave edin ve iyice karıştırın, topak yapabiliyor, aman dikkat.

Kreplerin ortaya yakın kısmına uzunlamasına iç malzemeyi koyun, dar kalan yarımı geniş tarafa doğru yayın yani ikiye katlar gibi yapın ve krebi rulo haline getirin. Tüm krepleri rulo yapınca fırın kabınıza dizin ve sosu önce üzerine sonra yanlarına dökün ve kaşar serpip ısınmış fırında üzeri kızarana dek pişirin.




Şandi


Hmmm, nerden başlasam ? Mesela vereceğim tarifi bir ara sıcak basınca ben uydurdum sanıyordum desem? Ama sonra böyle bir şey olduğunu duydum, ama üzülmek yerini sevindim, demek ki isabetli atmasyonlarım varmış desem? Fakat sorun şu ki adı şandi mi, şendi mi yoksa chandy mi bilmiyorum. Araştırdım fakat bulamadım.



Neyse, amaç şudur hafif içerek gevşemek ve ciddi düzeyde serinlemek :)


Malzeme:

Bir şişe beyaz şarap, aman ekşi olmasın, iğrenç oluyor.

Bir şişe sade gazoz ya da maden suyu, bence gazozla daha güzel.

Bir limon

Taze nane yaprakları

Buz


Yapılış:


Güzel ince bir bardak ya da kadeh alınır, içine yarısından az fazla soğutulmuş beyaz şarap konur, kalanına gazoz ilave edilir. Bir kaç damla limon suyu sıkılır, posasız olsun, süzün mümkünse. Buz ilave edilir ve en son olarak taze nane ile süslenir. Nanenin buradaki tek işlevi süs olmak değil, içilirken mis gibi ferah ferah kokarak sanki içinizi temizliyor. Hatta istenirse nanenin özü çıkarılıp o da ilave edilebilir, o öz olayını da az sonra başka bir tarifte anlatacağım zaten.


Tavsiyem güzel bir müzik açın, ayaklarınızı uzatın, sakin bir sesle muhabbet edin, içli kitaplar okuyun, hayal kurun :)
*reklama giriyor diye beni hapse atarlar mı acaba ki ? :P ben tılsım marka beyaz şarap kullanıyorum, tavsiye ederim.


10 Mayıs 2008 Cumartesi

acılı ezme /ezme




Benim hemen hemen her zaman cidden zevk alarak yediğim bir şey acılı ezme. Özellikle yanında boş pide ile, ısmarlanan yemek gelmeden önce, deli gibi açken, bazen o kadar zevk alıyorum ki yemekler kalsın ben böyle takılırım diyorum. Fakat bu kadar sevmeme rağmen evde hiç denememiştim, ablamın Kazakistan'dan gelmesini de bahane bilerek hazırladığımız sofrada ezmeye de yer olsun istedim ve en sonunda geçen hafta denedim.


Malzeme:

Büyük kırmızı domates, ama şu içi sarı domateslerle falan yapılmaz bu aklınızda olsun.Resimdeki kadar için ben üç tane orta boy domates kullandım.

Bir küçük ya da yarım büyük salatalık.

Taze nane (üç beş sap yeterli)

Maydonoz

Bir kaşık domates bir kaşık biber salçası (yemek yenen kaşık)

Acı pul biber, normal toz kırmzı biber

Yarım limon suyu, az sirke (bunlar şart değil)

tuz

Yarım orta boy soğan (incecikkk doğranmış)

zeytinyağ

karabiber vb.


Yapılış:

Domates ve salatalıkların kabukları soyulur, ve ince dilimler halinde kesilirler. Sonra bu ince dilimler daha da ince ince kıyılırlar. Bunu yaparken büyük ve keskin bir bıçak oldukça işinize yarar. Bu kıyılmış karışıma soğanlar da eklenir ve suları süzülür, bunun için tel elek, daha da
iyisi bir tülbent kullanın bence.
Bu süzülmüş karışımın tamamen ezik olmaması lazım, yani sadece suları hafifçe süzülecek, eciş bücüş olmayacaklar. Karışım tabağa alınır, içine kıyılmış nane ve maydonoz eklenir ve karıştırılır. Sonra ise salçalar, zeytinyağ ve baharat eklenir ve bir kaşık yardımıyla iyice karıştırılıp malzemeye yedirilir son eklenenler. İstenirse azıcık sirke, limon suyu ve biraz daha zeytinyağ eklenir ve son kez karıştırıldıktan sonra yarım saat falan dinlendirilir, afiyet olsun.